Üzgün üzüm
16 Kasım 2005, Radikal'de, Haydar Ergülen her zamanki lezzetli yazılarından birini daha yazmış. Oradan alayım buraya, iznini almadım ama kızmayacağından eminim :
"Üzümü severim, onun yurdu olan bağı da. Bağımız güzdür, payımıza neşeden çok gazel düşmesi bundandır. Düşsün. Üzüm cömerttir, nara benzer, ondan bize neşe de düşer keder de, ne düşerse kabulümüzdür. Bazen şiirimize düştüğü de olur. Gözümüzü de doldurur, gönlümüzü, soframızı da. Üzgünlüğe uyaklıdır, meraklı değil. 'İç'ten gelen bir uyak vardır üzüm ile üzgün arasında. Ben öyle bir şiir yazdıydım 'Üzüm'e üzgünlükle: "İnsan hayli üzgün bahçelerden geçmese şiir yazar mı?" dediydim, bir de şunu, "Üzgün şarap olur karaüzümden/ ezilmiş sözleriyle ya üzgün ruh n'olur?"
"Üzümü severim, onun yurdu olan bağı da. Bağımız güzdür, payımıza neşeden çok gazel düşmesi bundandır. Düşsün. Üzüm cömerttir, nara benzer, ondan bize neşe de düşer keder de, ne düşerse kabulümüzdür. Bazen şiirimize düştüğü de olur. Gözümüzü de doldurur, gönlümüzü, soframızı da. Üzgünlüğe uyaklıdır, meraklı değil. 'İç'ten gelen bir uyak vardır üzüm ile üzgün arasında. Ben öyle bir şiir yazdıydım 'Üzüm'e üzgünlükle: "İnsan hayli üzgün bahçelerden geçmese şiir yazar mı?" dediydim, bir de şunu, "Üzgün şarap olur karaüzümden/ ezilmiş sözleriyle ya üzgün ruh n'olur?"