26.11.11

İçli dışlı...

Sabah sabah içe taktım. Karışık bir durum yine...
İç. İçi. İçin. İçeri. İçerlek.
Böyle gidiyor.
Ama bir bakalım yani, nasıl kullanıyoruz, akıllı mıyız yoksa hoyrat mı?
İç fındık var, ceviz içi var. 
Dış fındık, ceviz dışı anlamlıymış gibi.
Buna karşılık, kavuniçi (Eli Acıman, ruhu şad olsun, 'kabakiçi' derdi) doğru kullanım çünkü kavundışı gerçekten başka renk.
İçin. Allengirli. 'İçin için' başka bir şey diyor, 'İçin, için!' başka.
İçmek varsa niye dışmak yok. (Bunu sorup duruyorum hep. İçki - dışkı kutbu fiziki olarak var ama anlamlar kayık.)
İçin için başka giysi, dışın için başka... Olmaz mı, olur.
Ama, '...işte bunun için...' kullanımındaki 'için' Türkçenin güzel dil mantığı döneminden bence, herhalde.
Aklıma derhal 'dışın' düşüyor. Bir önceki cümledeki 'için'in tam karşıtı olarak 'dışın'. 
E, burada ne oluyor? Niye yok böyle bir kullanım? İngilizcedeki 'except' veya 'without' karşılığı olarak pekala kullanılabilirmiş gibi geliyor bana oysa.
Neyse. Bu kadar içli dışlı olunacak bir alan yani. 



18.11.11

Zonguldak

Resmî bir lûgat veya ansiklopedi ne der bilmiyorum ama nicedir yazayım istediğim 'Zonguldak' şöyledir:

Zonguldak sözcüğü ilginçtir dostlar.

Bir kimsenin veya nesnenin zonguldamaya yatkınlığını söylerdir.

Velakin, zonguldamak nedir ki peki?

Valla, orası da başka bir ilginçtir, ilginize muhtaçtır.

Zonk-lamaktan mı gelir mesela, zonk-ul-dak gibi?

Hasılı, Zonguldak, bıngıldak, çağıldak, ışıldak, fingirdek benzeri bir duruma işaret etmektedir bence.

10.11.11

Onlar yanlış biliyor.

TDK arkadaşım "velut" için demiş ki;
...kopi-peyst...
1. Doğurgan.
2. mecaz Çok eser ortaya koyan, verimli:
"Velut bir yazar."
...kopi-peystin sonu...
(TDK sözlükte "çok eser ortaya koyan" gibi, anlatım bozukluğundan ölen bir cümle olması da ayrı bir kanayan yaramız.)
Neyse.
TDK doğurgan, verimli falan demiş ama, tabii ki yine yanlış demiş. Çünkü velut, bir silahın adı bence. Ahşaptan yapılma, yay ve mancınık arası, kunt nesneler fırlatan bir silah. Fırlatılan nesne, silaha esnek bir malzemeyle bağlı olduğundan, vurup geri geliyor. (Yoyo gibi ama değil.) Lakin yay ve mancınık gibi kavisli değil de dümdüz fırlattığından, ateşleme esnasında garip bir ses çıkıyor. Silah da adını o sesten almış zaten; velut.
Bir konuyu daha açıklığa kavuşturdum, müsterihim.

İçimdekalırsavakitsizölürümlüçokönemlinot: "TDK ve kanayan yaramız anlatım bozukluğu" konusundaki hislerimi kirpili blogda irdeleyeceğim. Burada kurcalamak formata ters.